Gerekmeyenleri azaltmak zihni özgürleştirir
Saliha Erdim 2024-02-08
Gereğinden fazla sorumluluk hissetmek
Eşim, çocuklarım ve diğer her şey; bana birlikte yaşama müsaadesi verilmiş ve ilişkilerimizde ne yaptığımdan sorumlu olduğum kazanım vesilelerimdir yani benim değildir. Kendime düşeni yapmam ve bunu elimden gelenin en iyisiyle ve coşkulu olarak yapmam, bana düşendir. Allah (c.c.) sadece elimden geleni yapmamı ve ondan sonrasını Allah’a (c.c.) havale etmemi istiyor. Bir işin iyi olması, mutlaka bilgi eşliğinde ve özenli olunmasına bağlıdır. Doğru bilgi, o durumu kapsayan bilgidir. Ona ulaşmak, iyi iş yapmanın birincil şartıdır.
Gereğinden fazla geleceği dert etmek
Şu anda yapacaklarım, yapabilme gücümle alakalıdır ve bütün kazancım, şu anda ne yaptığımdır. Geçmişte doğru davrandıysam şükrüm, yanlışlarım için istiğfar ve özrüm, benim ilk yapacağım ve sonra da sonsuza kadar unutacağımdır. Ders alınan yanlışlar, geleceğin en sağlam yapı taşlarıdır. Gelecek ise ‘gelecek mi’ bilmediğimdir. Şimdi iyi olabilmem, geleceğime yatırımdır. Bir saniye sonrası, çoğunlukla şimdiki hâlimizin devamı olacağı için, hâlimizin Allah’ın (c.c.) izniyle iyi olması, geleceğimiz için en güzel yatırımdır. Gerisi Allah’a (c.c.) aittir.
İnsan ilişkilerinde gereğinden fazla titizlenmek
Bilelim ki bu dünyada kimse kimseyi tam olarak beğenmez. Çünkü kişi en çok kendisini beğenir. Bu yüzden de isterse karşısındakinde pek çok kusur bulabilir. Bize bir eleştiri geldiğinde, önce doğru olabilme ihtimalini hesaba katmalı ve dikkate almalıyız. Doğru ise ciddiye almalı ve düzeltmeliyiz. Yanlış ise “at arkaya gitsin” demeli ve sözü sahibi ile ilişkilendirip yolumuza devam etmeliyiz. Burada önemli olan, mutlaka saygı çerçevesinde hüsn-i zan odaklı hareket ederek iyilikle yaklaşabilmemizdir.
Gereğinden fazla eşyaya sahip olmak; elbise, ayakkabı, çanta, mutfakta kuru gıda vb.
Her fazla eşya, evde ve zihnimizde yer kaplar ve yük olur. Lazım olmadığı hâlde alarak israf yapmışsak, bunun bereketsizliğini de yaşarız. Bize lazım olanları ayırmak, kalanını olmayanlara hediye etmek, bizi tahminimizin üzerinde rahatlatacak ve yeni düşünce biçimlerine ve yaşama şekline doğru bize alan açacaktır.
“El ne der” anlayışına gereğinden fazla önem vermek
“El ne der?” Her şeyi der yani diyebilir. Herkes kendisine biçtiği role ve ilerlediği yola uygun davranır. Onlar da kendisine biçtiği role uygun olur. Birileri hakkında sürekli laf üreten, olumsuz yorumlarda bulunanlar, kendi hayat yolculuklarındaki karmaşaya göre gördüklerini de karıştırmaya çalışanlardır. Biz doğru olanı yapalım, kim ne derse desin doğrularımızdan vazgeçmeyelim, kalanı için de dua edelim.
Ders alıp tövbe ettiğimiz hâlde, günah ve yanlışlara fazla odaklanmak
Bu bazen kendimizin bazen de çevremizdekilerin yaklaşımı ile oluşmuş, insanın enerjisini ve coşkusunu tüketen yanlış bir yaklaşımdır. Bir şeyi Allah (c.c.) ve Resulü (s.a.v.) tavsiye etmişse o bizim için değerlidir. Bize, ümitvâr olmamız ve tövbe ederek daha iyiye odaklanmamız tavsiye edilmiştir. Yanlışa odaklanmak yanlışı çeker, doğruya odaklanmak da doğruyu çeker. Biz, bize iyi geleni ve emredileni yapmalıyız ki neticesi hayrolsun.
Yorum Sayısı : 0